Doğa, yalnızca büyüleyici güzellikteki bitkileriyle değil, aynı zamanda onların ardında saklı efsaneleriyle de insanları kendine hayran bırakır. Bu mitolojik öykülerden biri de defne ağacına aittir. Yunan mitolojisinin en romantik ve trajik hikâyelerinden biri olarak bilinen Apollon ve Daphne efsanesi, defne ağacını ölümsüzleştiren bir aşkla şekillenmiştir. Apollon ve Daphne’nin Efsanesi
Apollon, güneşin ve sanatın tanrısı, aynı zamanda okçuluğun ustalarından biridir. Günlerden bir gün, aşk tanrısı Eros ile alay eder ve onun küçücük oklarıyla büyük duygular yaratamayacağını söyler. Buna sinirlenen Eros, intikam almak için iki farklı ok hazırlar: Altın uçlu ok, kişiyi aşkla doldurur; kurşun uçlu ok ise tam tersine, kişiyi aşktan kaçınmaya iter.
Eros, Apollon’a altın uçlu oku fırlatarak onu derin bir aşka sürükler. Ancak, su perisi Daphne’ye ise kurşun uçlu oku saplayarak onu aşktan kaçan biri hâline getirir. Apollon, büyülenmişçesine Daphne’ye âşık olur ve onun peşinden koşar. Ancak Daphne, tanrıya karşılık vermek bir yana, ondan kaçmak için ormanda koşmaya başlar. Ne kadar hızlı olursa olsun Apollon’un gücüne karşı koyamaz ve tam yakalanacağı sırada, babası nehir tanrısı Peneus’a yalvarır:
"Baba, beni bu durumdan kurtar! Görünüşümü değiştir, beni özgür kıl!"
Bu yakarışı duyan Peneus, kızını bir ağaca dönüştürerek onu Apollon’un elinden kurtarır. Daphne’nin bedeni yavaş yavaş kabukla kaplanır, kolları ince dallara dönüşür ve saçları yemyeşil yapraklarla süslenir. Daphne, artık bir defne ağacı olmuştur.
Apollon, sevgilisini kaybetmenin acısıyla defne ağacını kutsal ilan eder. Onun yapraklarından zafer çelenkleri yaparak kahramanları ve bilge kişileri onurlandıracağını söyler. O günden sonra defne ağacı, zaferin, bilgeliğin ve sonsuz aşkın sembolü hâline gelir.
Comments